Emeğin Sanatı E-Dergi 169. Sayı Yeni Kanalında

31 Mayıs 2012 Perşembe

ADNAN DURMAZ: Sahipsiz Mezarlıklarla Konuşma




SAHİPSİZ MEZARLIKLARLA KONUŞMA





Kurumuş kangallarda mecalsiz bir güneş
Rüzgarda zaman kırıkları savrulur
Kekiklerin saçlarında darmadağın sonbahar 

Onlar ki analarından günahkar doğdular
Süründüler sürüngenler gibi karın karın
Ödeyemediler bütün korkularıyla cezalarının kefaretini
Ey ki siz
Türkülerinin bir yanı yanık olanlar
Yüzlerinde kırış kırış acının tarihini taşıyanlar
anlatılmamış masalların kahramanları eyy
Hani o sarı dişlerinize benzeyen yosunlu taşların duldasında
Adı sanı belirsiz -esamesi silinmiş
Tutsak ömürlerinden ölümle kurtulanlar 

Akşam yorgun ırgatlar gibi gelince bozkıra
Çökerince mecalsiz bulutlarıyla imanı gevremiş
Sarı anızlar gibi savrulan ömrünüzden
Bozkırlar boyunca bitmez bir köleliği bırakarak
Gittiniz bu dünyadan ey ki siz eyy
Destanların kahramanı sevdaları binyıllara taşanlar
Ferhatça dağ delenler kerem kerem yananlar
Anasından zincirlerle doğanlar
Yılan sokmasından kızamıktan ve göçen damların altında ölenler 

Yetmez benim bu şair gözlerime yetmez
Ruhunuzu şad edip dönmek
Hititli bebeleri gördüm fyrigyalı genç kızları
Binyıllardan omuzları yanır olmuş bedenim
Saltanatlar yükseltenler kanla kararak canı
Kıran gibi yağma ordularıyla
Veba gibi geçenler canları talan edip
Hala oradalar işte hala oradalar
Kara yazgılar kör talihler
Aşkların katili zındanların zulumların faili
Yetmez benim delik deşik kalbim bu acıyı taşımaya
Ki ağlarım
Öfkeli bir güneş gibi
Yana yana
Kırılmış bir ay nasıl ağlarsa
Geceler ortasında 
Mechul kahramanlar oldunuz
Kayatı okumadan bildiniz ey yarenler
Teriniz satıldı ırgat pazarlarında
Üryan geldiniz
Üryan gittiniz 

Namus korudunuz canınızla
At pisliğinden arpa seçip yediniz savaş alanlarında
Görülmemiş direndiniz
Bilmediğiniz topraklarda kaldınız
Ki öyle
Ölümler şaşırdı inancınıza
Çünkü ölüm baka kaldı türkülerinize
Öldünüz öldünüz
Dirildiniz 

Kurumuş kangallarda ırzına geçilmiş akşam
Saralı bir rüzgar titriyor hazan yapraklarında
Ne dua ederim size
Ne de rahat uyuyun derim
Bilsem de cehennem yaşadınız bu dünyada
Gel gör ki
Zulme bırakıp gittiniz zulm altında yaşadığınız bozkırları 

Uğruna kelle koyduğunuz ne varsa
Talan edildi
Tecavüze uğradı uğruna öldüğünüz ne varsa 

Başka sözüm yok
Ağıtlarınızla türkülerinizle
Ve dünyalar kuran nasırlı avuçlarınızla
Ve dağlar deviren öfkelerinizle
Dua beklemeyin benden 


Elimden bir şey gelmiyor işte
Acı ve kan pahasına
Bırakıp gittiğiniz ne varsa
Öpüp ağlamaktan başka
Suskun
Ve akıtmadan tek bir damla
Yalnızca çürümüş parmaklarınızı
Öpmek isterdim mümkün olsa 


ADNAN DURMAZ


1 yorum: