CAN İÇRE YANGININDA
Vay benim can canım
Kararmış karartılmış günlerin
Karalar düşmüş günlerine
Aydınlık günlerin özleminde
Kararmış karartılmış günlerin
Karalar düşmüş günlerine
Aydınlık günlerin özleminde
Solmuş kaç baharın
Vurulmuş kaç ceylanın
Yanmış yakılmış dağların
Vurulmuş kaç ceylanın
Yanmış yakılmış dağların
Ah o yediveren güllerin
Olsa da ağıtında türküsüyle
Zorlu günlerde bile açar açmasına
Kaktüs direnciyle öyle bir açarda
Bahar sevinci yüzlerde
Olsa da ağıtında türküsüyle
Zorlu günlerde bile açar açmasına
Kaktüs direnciyle öyle bir açarda
Bahar sevinci yüzlerde
Sarmış kan kokusu toprağı
Düşerken yıldızlarca
İsimli isimsiz genç bedenler
Gökyüzü şöleni ağlamaklı
Gözyaşı Yüklü
Puslu zaman ağıtında
Yıldızların parıltıları
Direnç gelin sarıp sarmalar yaşamı
Kavrulurken Ağustos yangınında
Yaşamak zorunda mıyız güz kırığını
Savrulsun bu yangının ateşi
Turnalar geçer gözlerinin gökyüzünde
Aydınlanır her yer gün yüzünde
Maviler dolaşır düşlerinde
Coşar şiir pınar olur dizelerde
Düşerken yıldızlarca
İsimli isimsiz genç bedenler
Gökyüzü şöleni ağlamaklı
Gözyaşı Yüklü
Puslu zaman ağıtında
Yıldızların parıltıları
Direnç gelin sarıp sarmalar yaşamı
Kavrulurken Ağustos yangınında
Yaşamak zorunda mıyız güz kırığını
Savrulsun bu yangının ateşi
Turnalar geçer gözlerinin gökyüzünde
Aydınlanır her yer gün yüzünde
Maviler dolaşır düşlerinde
Coşar şiir pınar olur dizelerde
Ayrılık zamanı gelip çattığında
Gâvur olur zaman en yiğit olana
Yitirdiğinde bir omuz baş yürek atımını
Kesilir gücün düşer kolun tutmaz elin
Salkım saçak sağanaklarda
boğum boğum içerine akar gözyaşın
sessiz bir nehir taşar kararır gün
Yumrular oturur boğazına
Buz keser zaman üşür kalırsın
Sen donarken donsun istersin zaman
Sığmazken için içine
Sığmazsın hiçbir yere
Etten tırnak ayrılmazken
Nasıl verilir can candan toprağa
Kaçak bir düş sarmalında
Yaşanmamış yitik günlerin
Yetim ve öksüz boynu bükük çocuğu gibi
Kala kalırsın öylece bir başına
Toprak alır seni bin ölüm gelir dirine
Büyür isyan ateşler içinde yanar içerin
Büyüsün kavganın har gülü mavide
Gâvur olur zaman en yiğit olana
Yitirdiğinde bir omuz baş yürek atımını
Kesilir gücün düşer kolun tutmaz elin
Salkım saçak sağanaklarda
boğum boğum içerine akar gözyaşın
sessiz bir nehir taşar kararır gün
Yumrular oturur boğazına
Buz keser zaman üşür kalırsın
Sen donarken donsun istersin zaman
Sığmazken için içine
Sığmazsın hiçbir yere
Etten tırnak ayrılmazken
Nasıl verilir can candan toprağa
Kaçak bir düş sarmalında
Yaşanmamış yitik günlerin
Yetim ve öksüz boynu bükük çocuğu gibi
Kala kalırsın öylece bir başına
Toprak alır seni bin ölüm gelir dirine
Büyür isyan ateşler içinde yanar içerin
Büyüsün kavganın har gülü mavide
Benden buraya kadar bana izin verin
Solmasın gün aydınlığı gülüşlerin/iz
Ömrüm ömrünüz olsun can sevdiklerim
Solmasın gün aydınlığı gülüşlerin/iz
Ömrüm ömrünüz olsun can sevdiklerim
VEDAT KOPARAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder